Tarih: Kasım 3rd, 2017 | Kategori: Genel
| No Comments »
Amerika’dan HBO yapımı bir dizi Big Little Lies. 3 kadının nasıl ayakta durduğunu, çocukları için neleri göze alabileceklerini, birbirlerine verdikleri destekleri, en iyi diyebileceğiniz hayatların hangi handikapları içerdiğini yada göründüğü kadar iyi olmadığını gösteren bir yapım. Dizi boyunca çocukların, aile bireylerinden nasıl farklı olduğunu, onların ayrı bir “oyun” dünyası olduğunu, ne olursa olsun “arkadaşlık” kavramına değer vermeleri gibi olaylar izliyorsunuz

Türk yapımı Ufak Tefek Cinayetler. Üstte bahsettiğim dizinin replikası. Ama, “çakma roleks” gibi değil. Yani onun kadar hakkını vermemişler. Çünkü verirlerse izlenmez. 4 kadının birbiri ardından hangi oyunları çevirdiğini (ki hikayenin başlangıcı 3 kızın, gruptaki diğer bir kıza iftira atması ile başlıyor), hırslarını, eşlerinin ve eşlerinin eşlerinin arkasından çevirdikleri üzerine kurulu bir yapım. Dizideki çocuklar, diğer aile bireyleri ile “anne manyakmısın, şarşırdınmı yaaa” boyutunda diyaloglarla iletişime geçiyorlar.

Orjinalini bilmeyen bir izleyici için “Amerikan yapımı” bir dizinin yerli versiyonu olarak tanımlayabileceği ve “hep amerikanlar işte, aile kavramını ortadan kaldırıyorlar” şeklinde vıdı vıdı edeceğinden hepimiz eminiz herhalde. Gelin görün ki bizler, dizileri dahi hak ettiğimiz versiyonlarını izlettiriliyoruz, tıpkı hak ettiğimiz şekilde yönetildiğimiz şekilde, tıpkı hak ettiğimiz şekilde beslenebildiğimiz gibi. Ne yapıyorsak, “başımıza ne geliyorsa kendi elimizden.”
Tarih: Ekim 21st, 2017 | Kategori: Başlığını Sen Koy
| No Comments »
doğada her şey dengelidir. hatta doğa mı dengeyi oluşturur yoksa denge mi doğayı var eder. eğer bir bulutu, ki daha önceden bir su kütlesi nedeniyle oluşmuştur, tekrar su olup yağmasına, toprağın onu emmesine, buharlaşmasına izin vermezseniz ne zamana kadar bulutların oluşmasını yada su olup akmasını umabilirsiniz. evren gibi düşünün, nihayetinde bir noktadan başlayıp genişleyen ve sonunda yine o noktaya çökecek bir evrende yaşadığınızı unutmayın. yerine koymadığınız her şey başınıza çökecek. hatta bence şimdiye kadar çökmeliydi. bindiğiniz arabanın, aldığınız evin tuğlasının bir zamanlar bir başkasının olduğunu hatırlayın ve aldıklarınızı yerine koyun ! suyun akmasına izin verin
Tarih: Şubat 14th, 2017 | Kategori: Seçmeler
| Tags: kitap, nihat sırdar, otuzbeşi beklerken | No Comments »
Sesindeki sıcaklığı yazılarına yansıtmış, inşallah daha sık yazar. Okudukça eskiye olan hasretiniz artıyor.
Tarih: Şubat 14th, 2017 | Kategori: Seçmeler
| Tags: haşırd dı bilekbord, kitap, zafer algöz | No Comments »

Zafer Algöz’ ün sahne hayatında çoğunu kendi yaşadığı veya duyduğu komik anılar. Kitap hiç bitmesin istedim. Favorim kitabın ilk sayfalarındaki Öztürk Serengil anısı.
Tarih: Şubat 14th, 2017 | Kategori: Genel
| Tags: beğendirmekl, müşfik kenter, şiir | No Comments »
Üzülüyorsun, takma diyorlar.
Kızıyorsun, değmez diyorlar.
Susuyorsun, iki çift laf et diyorlar.
Konuşuyorsun, muhatap olma diyorlar.
Çekip gidiyorsun, mücadele et diyorlar.
Alttan alıyorsun, tepene çıkardın diyorlar.
Bağırıyorsun, sakin ol diyorlar.
Aklı başında davranıyorsun, bu kadar uslu olunmaz diyorlar.
Dikine gidiyorsun, yaşına başına yakışmaz diyorlar.
Ölünce ne diyecekler?
Muhtemelen; Ölüm sana yakışmadı.
Normal tabii, dirimizi beğenmediler ki ölümüzü beğensinler…
Müşfik Kenter